Kategori: Çocuk Gelişimi

Çocuklarda Ağlama Krizi Nasıl önlenir?

Çocuklarda Ağlama Krizi Nasıl önlenir?

Küçük çocuklarda ağlama krizi bir başladı mı bir daha kolay kolay geçmemektedir.Üstelik küçük yaşta edinilen bu ağlama krizleri ileride kalıcı sonuçlar doğurabilir. Çoğu kez tanık olmuşsunuzdur istediğini yaptırmak için ağlayan çocuklara. Anne ve babalar rezil olduk duygusu ile hareket ederken onlar ile doğru bir şekilde konuşmaktan kaçınırlar.

Ağlamayı, istediklerini elde etme aracı olarak kullanırlar

Çocuklar her istedikleri olsun isterler ve bunun için elinden gelen her şeyi yaparlar en iyi silahları da ağlamaktır.Sizin sözlerinizi dinlemek yerine kendi isteklerini yaptırmak isterler. Bunu bir kez elde ettiklerini görürseler sürekli aynı yola başvuracaklardır.Özellikle küçük yaşlarda ki çocuklar konuşma becerilerini kazanana kadar ağlamaktan vazgeçmezler. Anne ve baba olarak 2 yaşını dolduran çocukların isteklerini ağlayarak değil konuşarak yaptırması gerektiğini onlara aşılaması gerekmektedir. Bunun için çocuk ağlarken aile, “bunu mu istiyorsun?”, “oyun mu oynayalım?”, “bir yerin mi acıdı?”, “oyuncağını mı aldı?” bu gibi sorular sorup nedenini öğrenmek yerine onun size bunu sözlü anlatmasını sağlayın.

Küçük yaşta edinilen alışkanlıklar kalıcı olur

İlk olarak amacınız çocuğunuz kelime bilgisinin genişlemesini sağlayarak isteklerini ağlayarak değilde konuşarak anlatması için ona ihtiyacı olan kelimeleri öğretmeniz gerekmektedir. Bu şekilde çocuğunuz 3-5 yaşlarını geldiğinde kendisini daha iyi anlatabilecek kıvama gelecektir.

Okul öncesinde önceden edinilmiş bu bilgiler onlar için yararlı olacaktır.Okula giden çocuklar eski alışkanlıklarını pekiştirdikleri için ileride de bu alışkanlıklarını devam ettireceklerdir.Söz her zaman sizde olmalı eğer otoriteyi bir kez çocuklarınıza verirseniz bir daha asla sözünüzü dinlemeyeceklerdir.

Size bu durumlarda düşen en büyük sorumluluk çocuklarınıza her isteklerini yapmanın veya yapmamanın kedi ellerinde olmadığını göstermek olmalıdır. İstediği olana kadar her türlü duygusal yola başvuran çocuklara ( “önceki gelişimizde de tutturmuştun!”), tehditkâr (“ağlarsan yapmam/almam!”), genelleyici (“hep ağlıyorsun!”, “yine tuttu damarın!”) veya değişken (“olmaz, izin veremem”, bir süre sonra “tamam tamam, haydi git!”) gibi sözlü yaklaşımlarda bulunmayın.

Bu gibi durumlarda size düşen görev çocuğunuz isteği ile yapılabilir olup olmamasını ileride de aynı şeyleri tekrar etmemesi için doğru kararlar vermelisiniz. Ve izin vermediğiniz şeylerin sebebini çocuklarınıza anlatmalısınız.

Çocukları Enfeksiyonlardan Uzak Tutmanın 7 Yolu

Çocukları Enfeksiyonlardan Uzak Tutmanın 7 Yolu

Çocukların enfeksiyonlardan korunması için ne yapılması gerektiği ve ne gibi önlemler alınmasını anlatan uzmanlar çocuklarınızı enfeksiyondan korumak için 7 yolu sizlere açıklıyor.

Okula giden çocuklar için çevre ve arkadaş ortamı her zaman enfeksiyon yayılma riskini doğurmaktadır. Bunun için ilk olarak çocuklarınızın aşılarını tamamlamanız gerekmektedir.

1- ELLER SÜREKLİ YIKANMALI

Elleri yıkamak ilk önceliğiniz olmalıdır. Çocuklarınız dışarıda oynarken ne olduğunu bilmediğiniz bir çok şey ile tema halindedir. Bunların başında kedi, köpek gibi hayvanlar ve parkta kumda oynamalarını söyleyebiliriz. Yemek yemeden önce eve girerken mutlaka eller yıkanmalı ve hijen sağlanmalıdır. Çocuklar üşendikleri için ellerini yıkamak istemezler siz bunu onlara anlatmalı ve bu alışkanlığı edinmelerini sağlamalısınız. Evde kontrol her ne kadar sizde olsa da okulda çocuklarınızı takip edemeyebilirsiniz bunun için okulların hijenik olup olmadığına dikkat edin ve tuvaletlerde sabun ve kağıt havlu olmasını sağlayın.

2- TUVALET, MUSLUKLAR VE KAPI KOLLARI TEMİZ OLMALI

Oyuncak ve kullanılan eşyalarda büyük risk taşımaktadır. Çocuklarınızın bunları kullanmasına izin vermeden önce kesinlikle temizlenmesi gerekmektedir. Bir diğer tehlike arz eden yer tuvaletlerdir. tuvaletlerde ki musluklar ve kapı kolları da temiz olmalı.

3- PAMUKLU VE İKİ KAT İNCE GİYSİLER TERCİH EDİLMELİ

Kışa girdiğimiz için kıyafet seçimine de özen göstermelisiniz bu aylarda daha çok pamuklu ve ince giysileri tercih edin çocuğunuz bu sayede terlemeyecektir.

uyku4- YATAK, YASTIK VE YORGAN TEMİZLİĞİNE DİKKAT EDİLMELİ

Çocuklarınızı haftada en az 2-3 kere banyo yaptırın ve kişisel bakımlarına özen gösterin.Uyuduğu alanı iyi temizlemeli yorgan yastıkları sürekli değiştirilmelidir. Uyumadan önce dişler fırçalanmalıdır.

5- ÇOCUKLARA MENDİL KULLANMA ALIŞKANLIĞI EDİNDİRİLMELİ

Çocuklarınıza mendil kullanmayı öğretin ve bunu alışkanlık haline getirmesini sağlayın kalabalık bir ortama hapşırdığında hastalık yayılımı daha kolay olmaktadır, bilinçli hareket etmek gerekmektedir.

6- DIŞARIDAN YİYECEK VE İÇECEK ALIMI ENGELLENMELİ

Çocuklarınıza okulda dışarıdan bir şey almasını önleyin. Nasıl yapıldığını bilmediğiniz gıdaların tüketimi yerine her gün evde beslenme çantası hazırlayın. Meyve ve sebzeleri yemeden yıkanması gerektiğini de vurgulayın çocuklarınıza.

7- YARALAR ÖNCE TEMİZ SU VE SABUN İLE YIKANMALI

Çocuklarınız sürekli yaramazlık yapıp oyun oynadığı için yaralanma riski yüksektir. Çocuklarınızın yaraları enfeksiyon kapmadan öncelikle temiz su ve sabun ile yıkanmalı, ecza dolabında bulunan sağlık malzemeleri ile ilk müdahale yapılmalıdır. Sonrasında en yakın sağlık merkezine gidilmelidir.

 

Çocuğunuzu Teknoloji Bağımlılığından Korumanın Yolları

Çocuğunuzu Teknoloji Bağımlılığından Korumanın Yolları 
Bir çok uzman yaptığı araştırmalar sonucunda her fırsatta teknolojinin hayatımızda olan yerini ve teknolojik gelişmelerden uzak kalınamayacağını, teknolojiyi hayatınızdan tamamen çıkarmanın imkansız olduğunu belirtiyorlar. Her ne kadar teknolojiyi hayatınızdan çıkaramasanız da alınabilecek önlemler ile teknolojinin çocuklar üzerinde ki olumsuz etkileri minimum seviyeye çekilebilir. Ailelerin dikkat etmesi gereken konularda yaptığımız araştırmalar sonucunda elde ettiğimiz bilgi ve tecrübelere göre işte ailelerin dikkat etmesi gereken başlıca uygulamalar…

Teknolojik bağımlılıkla mücadele ediyorsanız ve bunu daha başarılı yapmak için neler yapmayalım diyen ebeveynler için tavsiyeler

1-İLETİŞİM KURUN Çocuklarınıza emri vaki cümleler kullanmayın ve onlar ile iletişime geçin. Çocuklarınız ile daha fazla zaman geçirin. Unutmayın teknoloji bağımlısı çocukların en büyük nedenlerinden bir tanesi evde yalnız kalmaları ve bunu teknolojik ürünler ile gidermeye çalışmasından ibarettir. Gittiğiniz yerlere mutlaka çocuğunuz ile gidin ve onu evde yalnız bırakmayın. Sosyal aktiviteler yapmaya özen gösterin.

2-KALİTELİ ZAMAN GEÇİRİN Çocuğunuz ile geçirdiğiniz zamanın da onlar üzerinde etkisi oldukça büyüktür. Eğer sizinle yaptığı şeylerden mutluluk duyarsa ve bunun için oyuncaklarından bile vazgeçebiliyorsa zaten büyük bir sorunu aşmışsınız demektir. Onunla birlikte parklara ve spor merkezlerine, gençlerle sinema, tiyatroya ve maçlara gidilebilirsiniz. Yapmaktan hoşlandığı sporları yapabilir birlikte anılar yaratabilirsiniz. Ayrıca birlikte okuduğunuz kitap ve dergiler sayesinde hayattan yeni bir şeylerde öğrenecektir.

3-OYUN OYNAYIN Onlar ile ilgilenirken birlikte oyun oynamayı unutmayın. Oyunun çocukların dünyasında ki yeri çok başkadır.

4-İYİ MODEL OLUN Ebeveynler yaptıkları ve yapacakları davranışlar ile çocuklarına çok iyi bir model olmalıdır. Eğer siz onların yanın bilgisayar telefon gibi teknolojik aletlere bağımlı yaşarsanız onlarında sizin izinizden gelmesi kaçınılmazdır.

5-SORUMLULUK VERİN Çocuklarınıza vereceğiniz görevler ve sorumluluklar onlarda daha baskın duyguları öne çıkartacaktır.

6-SINIR KOYUN  Belli bir yaşa gelmeden önce kesinlikle teknolojik ürünleri kullanmasına izin vermeyin. Uzmanlara göre 7 yaşına kadar teknolojik ürünlerden uzak durulması gerekiyor.

7-TAKİP EDİN Çocuğunuzun neler yaptığını her zaman izleyin. Kullandığı internet bağlantısının gireceği siteleri sınırlayın ve konuştuğu kişiler ile sizlerde tanışın. Bu şekilde daha güvenli bir şekilde teknolojiyi kullanmasını sağlayabilirsiniz.

 

Çocuklarınızın Dünyasında Çizgi Film

Çocuklarınızın Dünyasında Çizgi Film
Çizgi filmler, çocukların küçük yaşlardan başlayan ve izlerken kendisini dış dünyaya tamamen kapattıkları her gün sıkılmadan yaptıkları bir eylemdir.Çizgi filmler çocuklarınızı hem eğlendirirken  hem de hayal dünyalarında bambaşka kapıları açar. Çocuklarınızı mutlu ederken bir yandan da bir şeyler öğretir. Çizgi filmin çocukların üzerinde etkisi büyük olduğundan çok dikkatli olmak da sizlere düşüyor. Olumlu sonuçlar doğurabildiği gibi dikkatsiz ve kendi başına bırakıldığında olumsuz sonuçları da beraberinde getirebilir. Çocuklarınız bir çok şeyi çizgi filmlerden öğrenmekte eğitici filmler sayesinde doğruyu yanlışı daha iyi ayırt edebilmektedir.

Çocuğunuzun dünyasında çizgi filmlerin olumsuz etkileri azaltmak için…
Çizgi filmlerinde olumsuz etkilerini göz önünde bulundurarak bazı şeylere çok dikkat etmelisiniz bunların en başında çocuklarınızın televizyon karşısında geçirdiği toplam saati kontrol altına almak ve her istediklerinde izin vermemek. Belli başlı saatlerde izlemesini sağlayarak hem bazı şeyleri yaptırmak istediğinizde ödül olarak tv seyretmesine izin verebilirsiniz. İzlediği filmleri sizlerde beraber izleyerek içerikleri hakkında bilgi sahibi olun ve kahkahalarında ona eşlik edin bu sayede çocuklarınız daha mutlu olacaklardır. Şiddet korku ve öfke içeren çizgi filmleri kesinlikle çocuklarınıza izletmeyin.

çizgi filmŞiddet içeren çizgi film izleyen çocuklar sabırsız ve asi oluyor
Sürekli şiddet içerikli çizgi film izleyen çocukların diğer yaşıtlarına göre daha fazla kavga ettikleri ve çok daha gergin oldukları gözlemlenmektedir. Bu çocukların anne-baba ve büyükleriyle ilişkilerinde daha gergin, sabırsız ve asi oldukları görülür. Şiddet içeren çizgi filmleri izleyen çocuklar acı ve üzüntülere daha az hassas olurlarken Gerçek hayatta çevrelerindeki şiddet unsurlarından hiç rahatsız olmadıkları gözlenebilmektedir. Yapılan araştırmalara göre şiddet içerikli çizgi film izleyen çocukların çevrelerine karşı saldırgan dolu davranışlarda bulunmada diğerlerine göre daha yatkın oldukları gözlenmiştir.

 

Realite Algısını Zayıflatan Çizgi Filmlere Dikkat

Çocuklar 7 yaş öncesinde özellikle realite algısını zayıflatan çizgi filmlerden uzak tutulmalıdır. Okul öncesi dönemde çocukların soyut düşünme yetenekleri henüz gelişmemiştir. Çocuklar, televizyonda izledikleri tüm unsurların bir hayal ürünü olduğunu idrak edemezler ve olumlu olumsuz tüm izlediklerini taklit etme yoluna giderler. Bu zamanla çocukların yetersizlik duygusu geliştirebilir.

Çocukla Araba Yolculuğu İçin Tüyolar

Çocukla Araba Yolculuğu İçin Tüyolar

Çocuklarınız ile bir yolculuğa çıkacaksanız ve bu yolculuğun size zehir olmaması için size altın değerinde önerilerimiz var. Bu sayede yolculuğunuz çok daha eğlenceli ve sorunsuz geçecektir. Yolculuğa çıkmadan önce en temel amacınız çocuğunuzun temel ihtiyaçlarını karşılamak ve yola öle çıkmak olmalıdır.

Yola çıkış saatini belirleyin

Eğer yolculuğunuz uzun bir yolculuk ise 3 veya 6 saat arasında sürecekse yolculuğunuzun en iyi şekilde geçmesi için çocuğunuzun uyuması ve sıkıcı yol trafiğinde sizi daha fazla sıkmamasını sağlayacaktır. Bunun için yola çıkarken çocuğunuzun genelde uyuduğu saatin 1 saat öncesinde yola koyulun Bu sayede çocuğunuz yol boyunca uyuyacaktır. Eğer yola gündüz çıkıyorsanız veya daha uzun süreli bir yolculuk olacak ise çocuklarınızın uyuma vaktini trafiğin ve yolun en sıkıcı anına göre ayarlamalısınız.

Yolculuk çantanızda bunlar mutlaka olsun

Eğer çocuğunuz yol esnasında midesi bulanıyor ve kusuyorsa yanınıza mutlaka torba alın.Yolculuk esnasında çocuklarınızın terlememesi için terletmeyen giysiler tercih etmelisiniz. Eğer güneşli bir günde yola çıkıyorsanız güneş gözlüğü ve yanınıza şapka almayı da unutmayın. Bunun yanı sıra yanınıza ıslak ve kuru mendil almayı da ihmal etmeyin. Güneşe, tahrişe karşı koruyucu kremlerde en iyi dostlarınız olacaktır bu yolculukta. Ayrıca arabalarınız da ilk yardım çantası yoksa mutlaka edinmelisiniz. Çocuklarınızın yolda canı sıkılmasın diye ufak oyuncaklar alabilirsiniz bu sayede çocuklarınız yol boyunca size musallat olup dikkatinizi dağıtmayacaklardır.

Bolca su alın ve çocuklarınızın sevdiği içecekleri de almayı ihmal etmeyin. Yola çıkmadan önce araçlarınızın ısısını iyi ayarlamalı ve hava soğuksa aracınızın ısısını çocuklarınızın üşümeyeceği dereceye getirmelisiniz. Çocuklarınızın oturduğu yerlere terletmeyen özel kılıfları kullanabilirsiniz.
Çocuğunuzun en sevdiği oyuncağını yanına almasına izin verin ona iyi bir yol arkadaşı olacaktır.

Eğer çocuğunuz yol boyunca uslu durmaz ve yaramazlık yapmaya devam ederse onu uyutmaktan başka çareniz olmayacaktır. Bunun için uyumasını sağlayan ne varsa yapabilirsiniz. Mola verdiğinizde iyi vakit geçirmesini sağlayın ve her molada onu ödüllendirin bu sayede bir diğer molada durma sözü vererek onun yol boyunca sakin kalmasını sağlayabilirsiniz.

 

 

Çocuklar Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?

Çocuklar Hangi Yaşta Hangi Sporu Yapmalı?
Spor yapmak tüm herkes için faydalı bir sosyal aktivitedir. Özellikle çocuk yaşlarda spor yapmaya başlayan kişiler hem sağlık açısından hemde çocuğunuzun fiziksel gelişimi açısından çok önemlidir. Diğer dikkat edilmesi gerekilen konulardan bir tanesi de hangi yaşta hangi spor dalları yapılmalı ? uzmanların yaptığı önerileri ve araştırmalarımız sonucunda elde ettiğimiz bilgileri sizler için bir araya topladık.

Çocuklarınız spora başlamadan önce onlarla güzelce konuşmalı ve hangi spor dallarına daha istekli öğrenmelisiniz. Bunun yanı sıra çocuklarınızın ilgilerini ve yeteneklerini, ihtiyaçlarını ve zamanlamayı doğru tespit etmelisiniz. Çocuklarınız istediğiniz spor dallarını yapabilir fakat yaptığı spor dalını da sevmesi çok önemlidir. Çocuklarınız birlikte sizde aynı sporu yaparsanız onlar daha keyif alır ve bu onları spora daha da teşvik eder. İşte, yaş grubuna göre çocukların yapabileceği sporlar…

YÜZME

Yüzme çocuklarda en 3 yaş itibari ile başlanması uygun bir spor dalıdır. Başlangıç olarak yüzme programları ile başlamalısınız. Bu branşta çocuklarınız yenme ve yenilme üzerine duygusal düşünebilir bu yüzden yapılan antrenmanlarda yarışma güdüsü olacaktır. Öz güveni yüksek çocukların bu branşta başarı sağlaması yüksektir.

Tenis

TENİS

Tenis başlama yaşı 6 olarak uygun görülmüştür. Aletli bir branş olduğundan çocuklarınızın biraz daha yetişkin olması gerekmektedir. Bireysel bir oyun olduğundan kendini kontrol edebilen ve hırsına yenilmeyecek çocukların bu branşta başarılı olması mutlak olacaktır. Tenis zor uzun uğralar sonucunda pekiştirilen bir spor dalıdır hareketli ve yerinde duramayan çocuklar için uygun bir spor dalıdır.

BASKETBOL
Basketbol günümüzde futboldan sonra en popüler spor dallarından bir tanesidir. Çocuklarda basketbol 6 yaştan itibaren başlangıç programları ile başlanması uygundur.Bir takım sporu olan basketbol 9 yaşından itibaren tüm çocuklar için önerilmektedir. Çocuklarda sosyalleşmeyi de destekleyen basketbol özellikle bu duygulardan eksik çocuklar için ideal bir fırsat olacaktır.

VOLEYBOL
Voleybol basketbol ve yüzme branşlarına oranla daha geç başlanan bir spor dalıdır. Voleybol için en uygun yaş 8-9 yaşlarıdır.Voleybol hem beceri hemde teknik gerektiren bir branştır.Bu yüzden genel becerileri eksik olan çocuklarda öğrenim ve başarı süresi biraz daha uzamaktadır.

Bebeklere Bitki Çayı Verirken Dikkat Edin!

Bebeklere Bitki Çayı Verirken Dikkat Edin!

Bitki çaylarının sağladığı faydalar her geçen gün daha fazla ilgi çekse de çocuklara ve bebeklere bitki çayı verip vermemekle ilgili tartışmalar  devam ediyor. Peki bebeklere bitki çayı verilebilir mi?

Yeni doğan bebeklere bitki çayı uzmanlar tarafından kesinlikle önerilmiyor. Yeni doğan bir bebeğin en temel besini olan anne sütü dışında bir şey yemesi içmesi sindirim sisteminde ciddi sorunlara neden olabilir. Bu yüzden bebekler en az altı aylık olmadan bitki çayı vermek bebeğin sağlığı açısından yanlış. Bebeğiniz altı aylık olduğunda ise bitki çayını yarım çay bardağı gibi çok az miktarlarda vermeye başlayabilirsiniz.

Bebeklere bitki çayı verirken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da zencefil gibi sert tatlar yerine papatya gibi daha yumuşak tatlarla bitki çayına başlanmasıdır. İçinde şeker bulunan hazır bitki çaylarını bebeğimize vermeniz ise elbette ki tavsiye edilmiyor. Evde demlenmiş ıhlamur ise elbette en iyi alternatif.

Unutmayın ki bebeğinize bitki çayı verirken aslında doğal da olsa bir ilaç veriyorsunuz. Çünkü bitkiler ilaç bilimi olan farmakolojide sıklıkla kullanılan maddelerdir ve içerdikleri etken maddelerle insan sağlığı üzerinde ciddi etkileri olur. Bu yüzden en sağlıklı bitki çayını bile bebeğinize en iyi ihtimalle gün aşırı vermenizde fayda var.

Bitki çaylarını saklarken, ısı ve havadan uzak, ağzı sıkıca kapalı ve serin bir yerde saklamaya dikkat etmelisiniz. Aksi halde bitkinin tüm etkisini yitirmesine neden olabilirsiniz.

En iyi bebek içeceği şüphesiz ki anne sütüdür.Uzmanlar yaptıkları bir çok araştırmada anne sütünün bağışıklık sisteminin güçlendirdiğinden kansere kadar bir bebeğin tüm hayatında etkili olan anne sütünden ‘bebeğinizi mahrum bırakmayın’ çağrısı yapmaktadır. Anne sütünde bebeklerin ihtiyacı olan bütün besin ve minareller bulunmaktadır. Bebeğiniz anne sütü ile bütün hastalıklardan korunacak ve daha sağlıklı bir şekilde büyüyecek. Anne sütü çocuklarınızın hem fiziksel hemde ruhsal olarak gelişmesini sağlayan mucizevi bir ilaç görevi görmektedir.

Sağlık Bakanlığı da 1991 yılından beri anne sütünü teşvik etmek için bir çok etkinlik ve ‘Bebek Dostu Hastane’ programı yürütmektedir.

Daha İyi Biri Olmak Mümkün

Daha İyi Biri Olmak Mümkün

Zaman zaman hepimizin içine düştüğü sorgulamalardan ve umutsuzluk duygularından sıyrılmak istemez misiniz? Hayat bazen bizi üzse ve yanlış şeyler yaptırsa da yenilenmek ve hem kendinize hem de başkalarına karşı çok daha iyi bir insan olabilmek aslında mümkün.

Her şeyden önce verdiğiniz kararların tek sorumlusunun kendiniz olduğunu unutmayın. Hata yapabilirsiniz ve bu sizi kötü bir insan yapmaz. Kendinize haksızlık etmeyin ve kendinizi sevin.

Affetmek çok zor olsa da aslında affedeni hafifleten ve ruhundaki yüklerden kurtulmasını sağlayan bir yöntem. Affedin! Eskiyi kurcalayıp geçmişte sizi yaralayanları, acı çekenleri unutun. Kendi hatalarınızı asla unutmayın ki bir daha insanlara aynı yanlışı yapmayın ve sizi üzmelerine izin vermeyin!

Yetenekleriniz ve kişisel becerilerinizi keşfetmek size kendinizi kesinlikle çok daha iyi hissettirecektir. Böylelikle hem vaktinizi faydalı bir şekilde değerlendirecek hem de mutlu olacaksınız.

Suyla ve toprakla uğraşmak, insanın içinde taşıdığı negatif enerjiden kurtulmak için çok faydalıdır. Boş zamanlarınızda yüzüp elektriğinizi atmaya çalışın. Eğer bahçeli bir evde yaşıyorsanız bahçenizde zaman geçirin. En azından bir kaç saksıya bitki ekip bunlarla uğraşın. Bu küçük uğraşlar aslında hayatın ne kadar güzel olduğunu hatırlatırlar insana…

Kendinize zaman tanıyın ve sizi en çok nelerin mutlu ettiğini anlamaya çalışın. Bu uğraşları bulduktan sonra da onlar için kendinize zaman yaratın. Çok iyi duygulara ulaşacağınızı göreceksiniz.

Erken uyanmak hepimize zor gelse de aslında enerjimizi yeniler ve daha önce gözümüzden kaçan detayları yakalamamızı sağlar. Güne sadece iki saat erken başlamak bile hayat temponuzu dengeye sokar ve kendinize ait daha çok zamanınız olmasını sağlar.

Daha iyi biri olmak için Altın Kurallar
1-Kendinizi olduğu gibi kabul edin ve değişmeye çalışmayın, kendinizi olduğundan farklı göstermeyin.
2-Bir şeyin değerlilik kavramını karşınızdaki insanların iki dudaklarının arasından çıkacak sözde değil kendi içinizde arayın.
3-Karşınızdaki insanın size eleştirisi olduğunda bunu hor görmeyin dinleyin.
4-Bazı durumlarda sen haklısın ben haklıyım kavgası etmek yerine mutlu olmayı deneyin.
5-Karşınızdaki insanların değişmesini beklemeyin bir durumun çıkmaz bir yolu olduğunda mantıklı düşünün ve gerekirse kendiniz değişin.

Çocuklarda Dil Gelişimini Destekleyecek 7 Öneri

Çocuklarda Dil Gelişimini Destekleyecek 7 Öneri
Çocuklarda dilin gelişimi oldukça önemli ve bu gelişmede en büyük görev aile olarak anne ve babaya bağlıdır. Anne baba çocuk gelişiminde önemli bir rol oynar çocuk gelişiminde dil gelişimini de etkileyecek ne gibi uygulamalar yapılmalı? Çocuklarınızın daha iyi bir dil yapısına sahip olması için neler yapılmalı ? Sizler için uzman görüşlerini değerlendirerek Çocuklarda Dil Gelişimini Destekleyecek 7 Öneri hazırladık. İşte detaylar …

1. DENEYİMLERİ ARTIRIN
Şöyle düşünecek olursak bebeklerin hafızası boş bir bellek gibidir. Bu belleği faydalı ve çeşitli bilgiler ile doldurduğunuzda bebeklerinizin kelime hafızası da gelişecek ve bu kelimeleri kullanmaya başlar. Ne kadar çok kelime öğrenirse bu onun için iyi olacaktır bu yüzden bebeklerinizi farklı ortamlara sokmaya çalışın.

Örneğin; Süpermarket,oyun alanları, spor salonları gibi ortamlara girebilirsiniz. Çocuğunuzun dikkatinin dağılmasını ve çevresindekileri algılamaya çalışması daha dikkatli ve zengin kelime hafızasına sahip olmasını sağlarsınız.Bunun yanı sıra 5 duyu organına hitap eden şeyler yapmaya özen gösterin koku,renkler,sesler, tatlar değişik türlerde uygulamalar yaparak duyu organlarının gelişmesini sağlayın.

2. KONUŞUN, KONUŞUN, KONUŞUN
Çocukların dili kullanması için anlamaları gerekir. Dili anlamak için de bir çocuğun, konuşmaları tekrar tekrar duyması gerekir. Kısacası çocuğunuzun konuşmasını sağlamak için sizin de bolca konuşmanız şart. Örneğin; Yemek pişirirken, havuçları keserken, çorbayı pişirirken, sofrayı hazırlarken ya da sabahları giyinirken…

3. HER GÜN YÜKSEK SESLE OKUYUN
Çocuklarınızın dil gelişimlerine katkı sağlamak için onlar ile bol bol konuşun. Bazı uygulamalar yaparak çocuklarınızın daha dikkatli olmasını ve birlikte bir şeyler yapmayı deneyebilirsiniz. Örneğin resimli bir hikaye kitabını alarak okuyun ve okuduğunuz resimleri çocuğunuza gösterin.Ara sıra objeleri göstererek ona sorular sorun.

4. ONLARA ŞARKI SÖYLEYİN
Müzik sesleri çocuklarınızın ruh hallerini çok daha iyi yapacağından onlar ile birlikte paylaşımlarda bulunmanız gelişimleri için oldukça etkili bir uygulama olacaktır. Birlikte şarkı söylediğinizde çocuklarınız tekrar yaparak bu şarkıları hafızalarına kazıyacaklardır. Bu sayede kelime hazneleri oldukça zengin bir hal alacak.

5. ERİŞKİN KELİMELERİYLE KONUŞUN
Bebeklerin en çok sevilmesinin bir sebebi de çok tatlı bir dile sahip olması ve zamanın insanlarda yarattığı kötü dilin daha ağızlarına bulaşmamış olması. Çocuklarınızı zamanla iyi yönde yetiştirin. Çocukların ağzından çıkan anlamsız kelimeler bazen hoşunuza gider ve sizde tekrarlarsınız bu şekilde bu anlamsız kelimeler yada sesler çocuklarınızda kalıcı olur ve kelimeleri anlamasının önünü keser bu doğru bir tavır değildir bunun yerine ona anlamlı kelimeleri aşılamaya çalışın.

6. SORULAR SORUN
Çocuğunuz ile konuşmayı onu dinlemeyi ihmal etmeyin ona sürekli sorular sorun ve konuşmasını sağlayın. “Yemeğini şimdi mi istiyorsun?” ya da “Hangi kitabı okumak istersin?

7. ONU ÖDÜLLENDİRİN
Çocuğunuz istediğiniz bir şeyi veya bir beceri gerçekleştirdiğinde onu ödüllendirerek bu konularda teşvik edin.

Çocukların Gelişimine Katkı Sağlayan Besinler

Çocukların Gelişimine Katkı Sağlayan Besinler
Çocukların kişisel gelişiminde eğitimin olduğu kadar sağlıklı beslenme ve spor yapmanında faydası büyüktür. Peki Çocukların gelişimine hangi besinler katkı yapar, bu besinleri hangi sıklıkta ve ne aralıklarla almalılar. Asıl önemli olan konu anne ve baba olarak siz çocuklarınızın beslenmesine ne kadar katkı sağlıyorsunuz. Aile yapısının en önemli unsurlarından bir tanesi hep birlikte hareket edilmesi ve sofraya birlikte oturulup kalkılması. Bu durum çocuklarınızda em ruhsal hemde kişisel olarak fayda sağlar. Şimdi sizler için hazırladığımız önerilerimizde çocuklarınızın kişisel gelişimlerini artırmak için hangi besinleri tercih etmelisiniz ve nelere dikkat etmelisiniz göz atalım.

Her gün 1 adet yumurta

Yumurtanın faydaları saymakla bitmez. Anne sütünden sonra gelen proteini en yüksek besin olarak bilinir. Çocuk gelişiminde etkili olan vitamin ve proteinleri içerdiğinden uzman doktorlar tarafından sık sık önerilmektedir. haftada en az 5 kez yumurta tüketimi önerilmektedir.

Omega 3 takviyesi önemli

Omega 3 besini bilişsel gelişimi etkileyen önemli yağ asitlerinden bir tanesidir. Omega 3 en çok balık türlerinde bulunmaktadır. Fakat ne yazık ki Ülkemizde güvenilir ve taze balık kaynakları az bulunmaktadır. Bu yüzden çocuklarınızın haftada en az 3 kez omega 3 besini almasına özen gösterin. Aldığınız omega 3’ün “fish body oil” olmasına ve IFOS sertifikasının bulunmasına dikkat edin.

meyveİyotlu tuz kullanın

Yemeklerde iyotlu tuz kullanmayı ihmal etmeyin ve tuzu her zaman yemeğin hazır olmasına az bir zaman kala ilave edin. Tiroid bedeni ve beyni yöneten bir organdır. İyot tiroid organının düzenli olarak hormon sağlamasına etki ettiğinden oldukça önemlidir.

B12 vitaminine dikkat

B12 vitaminin eksikliği durumunda yorgunluk, dikkat dağınıklığı, algılamada zorluk, hafızada yetersizlik gibi durumlar söz konusu olabilir. B12 içeren besinleri haftada en az 2 veya 3 kez tüketmelisiniz. Bu besinler et ve et ürünleri süt ve süt ürünlerinden oluşmaktadır. En az 5 gün yumurta tüketin ve günde 3 porsiyon yağı azaltılmış süt ve süt ürünleri tüketmeyi unutmayın.

Dört mevsim kırmızı meyve

Kırmızı meyvelerin insan sağlığına faydaları oldukça fazladır bunların en başında beynin daha iyi çalışmasını ve güçlendirmesini sağlamasıdır. Antioksidan açısından zengin olan kırmızı meyvelere, çocuğunuzun beslenmesinde dört mevsim yer verin.

 

 

Sorunlu değil, soru(m)lu çocuk olsun

Sorunlu değil, soru(m)lu çocuk olsun Birçok alışkanlıkların çocuklara kazandırılması için mutlaka doğru eğitim …

Çocuğunuz Tembel mi?

Çocuğunuz Tembel mi? Ders çalışmayan çocuklara en çok yakıştırılan laflardan bir tanesi de tembel kelimesidir. …

Çocuklarınızı İlk 3 Yıl Teknolojiden Uzak Tutun

Çocuklarınızı İlk 3 Yıl Teknolojiden Uzak Tutun Çocuklarınıza teknoloji konusunda sınır koymanız üzerinde duran …