Aylar: Ekim 2015

Çocuk Gelişimi Akıcı Konuşma • Akıcı Konuşma Bozukluğu • Akıcı Konuşma Bozukluğu nasıl önlenir • kekeme tedavisi • kekemelik nedir 31 Ekim 2015 By Melis 0 Comments

Akıcı Konuşma Bozukluğu

Akıcı Konuşma Bozukluğu
Çocukluk günlerinde başlayan bu duruma müdahale edilmezse kalıcı bir durum olabilir. Kekemelik ve akıcı konuşamama sorunu çocuk büyüdükçe daha belirgin hal almaktadır. Anne ve baba olarak bu gibi durumlarda en büyük görev size düşmektedir. Genellikle 3 ve 5 yaş aralığında sıklıkla görülen bu hastalık türüne müdahale edilmezse ileride kalıcı sorunlara yol açabilmektedir.

En çok hataya düşülen konulardan bir tanesi de ebebeynlerin bu gibi durumlarda çocuklarına söylenmekte zorluk çektikleri kelimeleri söyletmeye çalışması onlarda dahada heyecan uyandıracak yapamayınca da hayata küsecektir. Arkadaş çevrenizde bu tarz insanlar varsa heyecanlanırken konuşmakta zorluk çeken kişileri görmüşsünüzdür, bu gibi olayların temelinde ailenin faktörü büyüktür.

Bu gibi durumlarda yapılması gereken en önemli şey çocuğunuzu bir süre analiz etmek ve eğer zamanla geçmez kalıcı bir hal alırsa bir uzmandan yardım istemeli bu sayede çocuğunuzun konuşurken heyecanlandığı durumları ortadan kaldırabilirsiniz. Sizlere düşen görev çocuğunuzu her zaman desteklemek ve tedavisi için konuşma terapistleriyle birlikte çalışması, rahatsızlığından hızlıca kurtulmasını sağlayacaktır.

Kekemelik nedir?

Bununla ilgili birçok tanım vardır ama en iyi anlatan cümle konuşma akışının ya da ritminin kesintilerle ya da blok gibi engellerle bozulmasıdır. Biraz daha açacak olursak kekemelik, konuşma sırasında nefes alma, fonasyon (sesleme) ve sesletim koordinasyonlarını etkileyen istemsiz nöromotor bozulmalar sonucunda ortaya çıkmaktadır.

Kekemeliğin oluşmasında ki temel etmenler

1) Çocuğunuzun sözcükleri söylemeye çalışırken elinde olmadan yaşadığı kontrol kaybı

2) aşırı ve/veya anormal ses/hece tekrarları, uzatmalar, sesli veya sessiz bloklar, ya da bu davranışlardan kaçınma olarak ortaya çıkar ve

3) Psikolojik olarak baskın durumlarda stress veya olumsuz bir duruma karşı bağlantılı olarak oluşmaktadır.

4) Heyecan, tutku gibi durumlarda sıklıkla meydana gelir. Bazı insanlar vardır konuşması sırasında kekeleyen ama hiç kekelemeden şarkı söyleyebilen yani tamamen kişinin kendisi ile ilgili bir durumdur, çeşitlilik gösterebilir.

Türkiye’de kekemelik için neler yapılmaktadır?

Türkiye’de, bu durumun fazla olması nedeni ile oluşturulmuş terapi veren merkezler bulunmaktadır. Oldukça başarılı olan bu yerler kısa veya uzun vadede iyileşmeyi garanti ediyorlar. Bu kurumlar kekelemeyi önlemede oldukça başarılı olsa da aileleri ve arkadaş çevreleri ile normal ilişkiler kurabilmeleri için çalışma yapmadıkları bunları yapan nadir yerler olduğu için seçimlerinizi iyi yapmalısınız.

Çocuk Gelişimi Evcilik • Evcilikten Evliliğe • Evcilikten Evliliğe giden süreç • Evcilikten Evliliğe giden yol • evlilik 29 Ekim 2015 By Melis 0 Comments

Evcilikten Evliliğe

Evcilikten Evliliğe

En eski oyunlardan biri sayılan ve genelde kız çocukları arasında popüler olan evcilik özellikle okul öncesi dönemdeki çocuklar arasında çok yaygındır. Kendi hayal dünyalarındaki evlerini gerçek yaşadıkları evde buldukları eşyalarla dekore eden, oyuncak bebekleri ile gerçek bir anne şefkati sunar gibi ilgilenen, kendi gibi küçük hanım arkadaşlarına hayali çaylar ikram eden kızlar yetişkin olduklarında karşılaşacakları evlilik hayatının içeriğini bilmeden adeta provasını yapar gibidirler. Evcilikte oyununda anne baba rolü üstlenen çocuklar küçücük yaşlarında sorumluluk duygusu ile ilk tanışma merasimini de gerçekleştirirler.

Evcilik oyununun özellikle kız çocukları için özel bir anlam ifade ettiğinden bahsetmiştik. Evcilikten evliliğe giden yolda da en büyük değişim yine onlar üzerinde gerçekleşir. Evlilik hayatı her ne kadar iki kişilik olsa da düğün döneminden evliliğin getirdiklerine kadar kadınlar daha fazla etkilenir. Evlilik hayatı çiftin birbirine duydukları sevginin aile ve toplumun gözünde meşru hale getirilmesi, onay görmesi ile başlar ve daha sonra iki kişinin becerisine göre devam eder. Kadın için evlilik bazen bir statüdür. Özellikle maddi anlamda kendi ayakları üzerinde durmayı başaramamış kadınlar nikah defterine attıkları bir imza ile bu eksikliklerini erkeğin omuzlarına vererek farklı sorumluluklar üstlenmeye başlarlar.

Çocukların yetiştirilmesi, evin çekip çevrilmesi, aile ve arkadaşlarla ile ilişkilerin selameti, ailesinin sağlığı ve huzuru kısaca herkesin kabul ettiği şekilde evin iç içleri kadınlardan sorulur. Kadın ve erkeğin doğası birbirinden oldukça farklıdır. İnsanlığın doğuşundan bu yana ufak tefek değişiklikler gösterse ve modernize hale gelse de kadın ve erkeğin rolleri hep aynı şekilde devam etmiştir. Provası evcilik ile başlayan gerçeği evlilikte yaşananlar mecburiyet değil gönülden bir kabullenme sonucu meydana geldiği zaman hayat yaşanası bir yer haline gelir. Yoksa kadın erkek farklı olsa bile istediği rolü seçme konusunda daima eşittir.

Bu yüzden çocuklarınızın gelişiminde etkili rol oynamalı ve onları bu süreçte asla yalnız bırakmamanız gerekmektedir. Evcilikten evliliğe kadar uzanan bu yolda kız çocuklarının en iyi arkadaşı ve sırdaşı anneleri olacaktır. Onu en iyi siz anlayacaksınız ve sizin verdiğiniz öneriler ve yönlendirmeler ile iyi bir birey ve eş olacaklardır.

Çocuk Gelişimi Çocuklarınız ile ilgilenin • Çocuklarınıza Zaman Ayırın • Çocuklarınızın kişisel gelişimi • televizyonun zararları • Zaman kavramı 28 Ekim 2015 By Melis 0 Comments

Çocuklarınıza Zaman Ayırın

Eğer çocuklarınıza yeteri kadar zaman ayırmazsanız çocuklarınız sizden bulamadığı ilgiyi başka yerlerde arar. En büyük kötü alışkanlıkları da televizyon karşısında çok fazla zaman geçirmeleri işte bu zamanı en aza indirmek için yapmanız gereken ilk şey onunla zaman geçirmektir. Çocukların televizyon karşısında çok fazla zaman geçirmesi kişisel gelişimlerini olumsuz etkilemektedir.

Bütün gün televizyon seyretmelerini Önleyin
Zamanla televizyona karşı bir düşkünlük oluşacak çocuklarınızda buda sosyal becerilerinde zayıf ve içe dönük birer bireyler olmasını sağlayacak.Bu tür insanlarda içe dönük bir kişilik oluştuğundan aileleri ve arkadaş çevreleri ile ilişkilerinde sağlıksız negatif bir ortam oluşmasına sebep olacaktır.Bu tür çocuklarda zihinsel olarak da gerileme söz konusudur karşılaştıkları durumları bir çizgi dünyasından ibaret sandıkları için olaylara karşı daha gerçekçi yaklaşamazlar. Bu gibi durumlara maruz kalmamaları için zamanında önlemini almanız gerekmektedir. Bunu da çocuğunuza yeteri kadar zamanı ayırarak yapabilirsiniz.

Çocuklarınız ile vakit geçirin
Anne ve baba olarak çocuklarınızın daha iyi şartlarda yetişmesi için dikkat etmeniz gereken şeyler bulunmakta bunların en başında da ilgi gelmektedir. Çocuklarınız ile ilgilenirken de dikkat etmeniz gereken durumlar bulunmaktadır. Bunlardan ilki onların mutlu olabilmesi ve sizinle hoş vakit geçirebilmesi için yapmaktan hoşlandıkları şeyleri beraber yapmaya özen gösterin bunları müzik, resim, spor, kitap okumak gibi faydalı şeyler olabilir.Bazen ilgi kavramı başka şekilde algılanabilir çocuğunuz ile ilgilenmeniz ona akşam ders çalışmasına yardımcı olmak değildir, ilgilenmek onunla gerçekten kişisel olarak ilgilenmenizdir bu iki kavramı çok iyi ayırt etmeniz gerekmektedir.

Değerli vakit geçirin
Onunla birlikte rutin aktiviteler yapabilirsiniz birlikte parka gidebilir, yürüşe çıkabilir doğa ile iç içe olmasını sağlayabilirsiniz. Unutmayın hayata küs başlayan çocuklar ileri de hayata negatif bakacaklardır ve zamanında verilmeyen değer ileri de yıkıcı sonuçları doğurabilir.Birlikte geçirdiğiniz sürenin uzunluğu değil ona ne kadar katkı sağladığıdır önemli olan bazen bir kaç saat bazen gün boyu bazense bir kaç cümle ile bile bunu gerçekleştirebilirsiniz. Çocuğunuza ayırdığınız zaman içerisinde onu iyi bir şekilde dinlemeli ve sorunlarına, isteklerine kulak vermelisiniz.

Çocuk Gelişimi Çocuğunuzla Doğru İletişim Kurmak • Çocuğunuzla Doğru İletişim Kurmanın olumlu yönleri • Çocuğunuzla Doğru İletişim Kurmanın Yolları • Çocuğunuzla Doğru İletişim kurun 27 Ekim 2015 By Melis 0 Comments

Çocuğunuzla Doğru İletişim Kurmanın Yolları

Çocuğunuz ile kuracağınız ilişki onun büyümesinde ve kişisel gelişiminde önemli rol oynamaktadır.Bazı anne babalar çocuklarının kendilerini dinlememesinden yakınmaktadır ama aslında bunun altında yatan temel etken geçmişte onunla düzgün iletişim kuramamış onu anlayamamış olmasından kaynaklanmaktadır.Çocuklarınız ile doğru iletişim kurmak için yapmanız gereken ana başlıkları şu şekilde sıralayabiliriz.

Çocuğunuza onu sevdiğinizi söyleyin
Çocuklarınıza fırsat buldukça onu ne kadar sevdiğinizi dile getirin. Sevildiğini bilmek ona iyi gelecek ve duyacağı iki kelime bile onu mutlu edecektir.Ufakta olsa çocuklarınıza sorumluluk vermekten kaçınmayın, gün içerisinde ona vereceğiniz küçük işler onda sorumluluk bilincinin artmasını sağlayacaktır.

Çocuklarınızı Azarlamayın
Yanlış bir davranış yaptığında çocuğunuzu azarlamak yerine bu durumun yanlış olduğunu ve ne gibi sonuçlar doğuracağından aslında yapması gerekenin ne olduğunu ona anlatın. Ona karşı açık olun.

Çocuklarınız ile vakit geçirin
Bir çocuk için anne ve baba aslında bir gibi gözükse de çocuğun annesi ve babası ile yaparken hoşlandığı farklı durumlar olabilir. Çocuğunuz nasıl kendini daha mutlu hissediyorsa onu yapmasını izin verin. Birlikte aktiviteler yapabilir, oyun oynayabilirsiniz.

Çocuğunuz ile göz teması kurun
Çocuklarınız ile konuşurken göz teması kurmaktan kaçınmayın, onunla konuşurken gözlerine bakın hatta konuşma esnasında ona sarılarak size karşı daha açık olmasını ve kendini güvende hissetmesini sağlayabilirsiniz. Çocuğunuz ile konuşurken sesinizi yükseltmemeye özen gösterin ve ona yukarıdan konuşmayın mümkün olduğunda eğilmeye çalışın.

Çocuğunuzu Dinleyin
Çocuklarınız konuştuğunda sözünü kesmeyin ve söylediği herşeyi dikkatlice dinleyin başınızdan savmayın. Bu tür uygulamalar onunda siz konuşurken sizi dinlemesini lafınızı kesmemesi gerektiğini anlamasına yardımcı olacaktır.

Doğru ve yanlış davranışı tatlı dille anlatın
Çocuklarınız zaman zaman yaramazlık yapıp canınızı sıkacak davranışlar sergileyebilir, bu tür durumlarda şiddete başvurmak son derece yanlış bir uygulama ve baskı ile yaptıracağınız her şey ileri de size ters tepeceği için konuşma yolunu seçmelisiniz. Yaptığı davranışın ne gibi sonuçlar doğurduğunu ve aslında doğru olanın ne olduğunu ona anlatmalı ve bir daha yapmaması gerektiğini anlatmalısınız. Söz vermesini sağlayabilirsiniz. Tabi sizde verdiğiniz sözleri tutmalısınız bu şekilde aranızda bir etkileşim oluşturabilirsiniz.

Bu saydığımız maddeleri uyguladığınız takdirde çocuklarını ile çok sağlıklı ilişkiler kurabilir ve onların iyi bir birey olarak yetişmesini sağlayabilirsiniz.

Sınav Sınav için öneriler • Sınava Bir Gün Kala Yapılması Gerekenler • sınava çalışmak • sınava hazırlık • Sınavdan önce yapılması gerekenler 26 Ekim 2015 By Melis 0 Comments

Sınava Bir Gün Kala Yapılması Gerekenler

En fazla yapılan hatalardan bir tanesi de sınava bir gün kala ders çalışmaktır, aslında bu şekilde çalışarak zihninizi yormaktan başka bir şey yapmazsınız, sınavından bir gün önce ders çalışmayı bırakarak kafanızı boşaltın. Sizi dinlendirecek mekanlara yönelin ve bol oksijen alın. Moralinizi yüksek tutmak adına alacağınız tedbirleri düşünün ve bir liste oluşturun. Sınav öncesinde sizi en çok mutlu edecek ve motivasyonunuzu artıracak planları gözden geçirin. Uyku sırasından önce kesinlikle gergin olmamanız gerekiyor.

Psikolojik baskıdan kurtulma adına gerginlik yaratacak durumlardan kendinizi uzak tutun. Sınava giderken götüreceğiniz kimlik fotokopisi, giriş belgesini hazırlayarak bir zarfa yerleştirin. Gece yatmadan önce sizi rahatlatacak bitki çaylarını tüketin. 4 -5 yaprak melisa yaprağını papatya ile karıştırarak kaynatın ve sınav sabahı öncesinde tüketerek rahatlayın ve sakinleşin. Bunun dışında sınav sabahı besleyici özelliğe sahip besinler tüketin. Trafik derdini düşünerek yolda streste girmemek adına sınav saatinden 3 saat erken kalkın. Ciğer kapasitenizi ikiye bölerek ciğerlerinize tüm havayı doldurun ve içinizden bir iki diyerek yavaş yavaş nefesinizi bırakın. Yapacağınız bu egzersizler sınav kaygısını en aza indirerek rahatlamanızı sağlayacaktır. Bunun dışında sabah yapacağınız ılık bir duş sizi sakinleştirecektir. Sınavı başarabilirim diye düşünerek kendinizi motive edin ve sınav esnasında yapılan açıklamaları dikkatle dinleyerek anlayamadığınız yerleri sorun.

Öğrencilerin Başarısını Artıracak Önlemler

Öğrencilerin ilk olarak durum analizi yapması gerekir, sistemli bir şekilde çalıştıkları takdirde göstermiş oldukları performans tablosuna göre son haftaya girildiğinde çalışma hızını ve temposunu ayarlamada daha faydalı olacaktır. Konulara göre güçlü ve güçsüz alanları tespit ederek çalışma düzenini ona göre şekillendirmeli, güçlü olduğu alanları koruyarak güçsüz konuların üzerine gidilerek dahada güçlendirilmelidir. Sistemli bir şekilde çalışmaya devam ederek son haftalara gelindiğinde bilinmeyen konulara yüklenmek yerine çalıştığını bildiğiniz konuların üzerinden geçmek sizler için daha verimli olacaktır.